-süt şişesini kafana dikip içtiğinde kızabilecek biri olmadığında,
-açılmayan kavonoz kapaklarını açamadığında bir yolunu bulman gerektiğinde,
-bozulan çamaşır makinesini büyük bir azimle tamir ettikten sonra sevincini tek başına yaşadığında,
-hasta olduğun zaman işleri yapmak yine sana kaldığında,
-ağlamak istediğin zaman ya duyarsa diye sessizce ağlamak zorunda kalmadığında,
-ağır işleri yaparken gücün yetmese de yapmak zorunda olduğnda,
-how i met your mother dizisini tek başına izleyip güldüğünde,
-tek diş fırçası senin ki olduğundan karıştırma derdi yaşamadığında,
-kötü bir kabus gördüğünde rahatlatıcak tek şey kitap okumak ya da film izlemek olduğunda,
-gece üşüdüğün zaman yorgana daha fazla sokulmak dışında yapabiliceğin bir şey olmadığında,
gerçekten sinir bozucu olabiliyor.
İşte tüm bunların hepsi, hava kararınca, adı hiç olmadan anları bir çıkmazda kesişen varlığına doyamadığım yokluğuna alışamadığım tüm sevdiğim kadınlara ithafen...
YanıtlaSil